Ağrıları azaltmak için yürüyün
Ramazanda oruç ibadetini yerine getirirken sağlığınıza zarar vermemek için neler yapmalısınız?
Medicana Konya Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzm. Dr. Gamze Yılmaz Yanartaş, oruç tutanlara şu tavsiyelerde bulunuyor:
Kronik Hastalığı Olanlar
Uzun süren susuzluk, sıvı dengesinde ve vücut sıvılarında bulunan elektrolitlerde bir takım değişikler yapar. Bu değişiklikler kronik hastalıkları olup, çoklu ilaç tedavileri alan hastaları ve yaşlıları daha fazla etkilemektedir. İçilen ilaçların çoğunun vücuttan atılımı böbrekler yoluyla ve suyla birlikte olmaktadır. Bu yüzden, yeterli sıvı alımı oldukça önemlidir. Mide ülseri, gastrit, reflü hastalığı, kardiyak hastalığı olanlar, düzenli ve çoklu ilaç kullanımı olan hastalar, diyabet ve yüksek tansiyon hastalığı olanlar oruç tutmadan önce hekimleriyle görüşüp, öneri almalıdırlar. Ramazan ayında beslenmeye diğer zamanlardan daha çok dikkat etmek gerekir. Unutulmamalıdır ki vücudumuzun temel yapıtaşı olan su ve elektrolit dengesinin bozulması tüm vücut işleyişini ve dolayısıyla eklemleri de etkileyecektir.
Yüksek Sıvı Kaybı Baş Ağrısına Yol Açabilir
Aç kalmak, öğün atlamak veya oruç tutmak birçok hastada migren krizine yol açar. Oruç tutarken baş ağrısı şikâyetinin en önemli nedeni sağlıklı beslenme kurallarına aykırı olarak yüksek hava sıcaklığı ve ter yolu ile kaybedilen yüksek sıvı miktarına rağmen su içilmemesidir.
Ağır ve Yağlı Yiyeceklerle Mideye Yüklenmeyin
Oruç tutmanın vücut için yararlı etkilerini herkes bilmektedir, ancak mide ve bağırsaklar açısından bu sürecin bazı zorluklar yaratabileceğini de unutmamak gerekir. Özellikle ramazan ayında boş kalan mideye iftar ve sahur vakitlerinde yüklenmenin ciddi mide ve sindirim sistemi rahatsızlıklarına yol açabileceğini bilmemiz gerekir. Bu yüzden iftar ve sahur vakitlerinde ağır, yağlı yiyecekleri tüketmekten kaçınmalıyız.
Bol Sıvı ve Meyve Tüketilmeli
Ayrıca iftarla sahur arasında bol sıvı, sebze ve meyve tüketilmelidir. Tatlı olarak ise ağır hamur işi tatlıların yerine hafif ve sütlü tatlılar tercih edilmelidir. Özellikle yağlı yemeklerde mide boşalması geciktiği için reflü hastalığı belirtileri de artmaktadır. Yemek yedikten sonra hemen yatmanın reflü hastalığı belirtilerini arttırdığı bilinmektedir ve bu nedenle sahurda da çok fazla ve çeşit yemek yenmemesi gerekmektedir.
İftradan Sonra Yürüyüş
Özellikle orucu açtıktan bir saat kadar sonra kırk dakikalık yürüyüşler yapmamız kalp damar sağlığı için önemli olduğu kadar, kaslarımızı güçlendirerek eklem ağrılarımızı da azaltacaktır. Fakat ramazanda birdenbire ağır egzersiz ve spor yapmamamız gerekir.
Hızlı Yemek Reflü Ataklarını Tetikliyor
Uzun açlık süresince midede bazı salgılarda azalma olmaktadır. Bu durum mide ve bağırsakları dış etkenlere karşı daha duyarlı hale getirir ve hafif bir gastrit, iyileşme yolunda olan bir ülser ya da benzer hastalıklar bu şartlar altında belirginleşmeye başlar. Bu yüzden mide şikayetleri olanların ya da geçirilmiş ülser ve mide kanaması gibi geçmişi olanların oruç tutmaya başlamadan önce, mutlaka hekim önerisini dikkate almaları uygun olacaktır.
Sık karşılaşılan reflü hastalığında ise oruç tutmanın sorun yaratabileceği görülmektedir. Normalde reflü hastalarının az az, sık sık yemeleri, yedikten sonra hemen yatmamaları gerekmektedir. Ramazanda ise uzun süre aç kaldıktan sonra iftarda hızlı yemek yemek reflü ataklarını tetikleyecektir.
Oruç tutarken sahur öğününü atlamak sağlığımız için uygun değildir. Buna ilaveten, sahurda tüketilecek besleyici özelliği yüksek olan yiyecekler tüketilmediğinde dengesiz beslenmeye bağlı sağlık sorunları ortaya çıkacaktır. Bu basit önlemler ramazan ayında daha konforlu bir süreç geçirmemizi sağlayabilir.
(Ramazan ve oruç hakkındaki diğer haberler için tıklayınız.)
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.